Hırslıydı, sert ve bir o kadar da duygulu öpebiliyordu, diliyle öyle şeyler yapıyordu ki en iyi Fransız öpücüğümdü. Sonra sıra boynuma, kulak memelerime ve göğüslerime geldi. Dili sertti, vücudumun üzerinde kaymıyordu ama sert elleriyle okşadığı göğsümde dilinin sertliğini hissettikçe çıldırıyordum. Sonunda fermuarını açtı, sikini çıkardı ve beni kalçalarımdan yakaladı ve neden kucağında çığlık attığını sordu, "Boş ver, ben yakaladım teyze" dedim, "amcam artık eski gücünde değil, artık bana yetmediğini söyledi, Teyze, kızmazsan," dedi, "Ben varım," dedim, "Ben varım teyze," dedi, "Ben varım," dedi, "Öyle değil," dedim, "Ben varım, ben varım, ben varım, ben varım, ben varım, ben varım, ben varım, ben varım, ben varım, ben varım. Bunun arasında ne vardı? Nasıl bir şey vardı ki Semracık onu özlüyor ve yokluğundan yakınıyordu? O şeyi görmem gerekiyordu. Çıkmak için arkamı döndüğümde yine Ahmet’e baktım. Sanki gözleriyle bir şey işaret ediyordu. Yatak odasının kapısını gürültüyle kapatıp açtım.

Pornoyu Yorumla

Mail adresinizi kimse göremez. * İşaretlenmiş alanları doldurunuz.

*